DİVERTİKÜL

Kalın bağırsak duvarındaki zayıf noktalardan dışarı doğru çıkan küçük ceplere divertikül adı verilir. Görülme sıklığı yaş ilerledikçe artmakla birlikte kalın bağırsak divertikülleri çoğu hastada ciddi bir soruna neden olmaz.

Hastaların küçük  bir bölümünde ise divertiküller iltihaplanabilir. Bu duruma divertikülit denir. Divertikülitin şiddeti hastadan hastaya değişir. Bazı hastalar antibiyotik kullanımı ve diyetle kontrol altına alınabilen hafif ataklar geçirirken, bazı hastalarda divertikülit atağı bağırsak delinmesine yol açarak hastanın hayatını tehdit edecek kadar ciddi olabilir.

Divertikülü olan hastaların bir çoğunun hiçbir yakınması yokken bazı hastaların hafif karın ağrısı, şişkinlik ve kabızlık gibi yakınmaları olabilir. Bazı hastalarda divertikül kanamaya neden olursa kırmızı ya da koyu vişne renkli dışkılama olabilir.Bu kanamalar bazen çok şiddetli olabileceği için bu belirtiler olduğunda hemen doktora başvurulmalıdır.

Divertikülit yani divertiküle bağlı iltihaplanma ortaya çıktığı durumlarda en sık görülen şikayet karın ağrısıdır. Ek olarak bulantı, kusma, kabızlık, gaz-gaita çıkaramama, titreme ve ateş görülebilir. Hastalık çok ilerlediğinde divertikülitin olduğu kalın bağırsak bölümü ile yakınındaki vagen veya idrar kesesi gibi organlar veya cilt arasında bir tünel (fistül) oluşur. Bu durumda ciltten, idrardan veya vajinadan gaz veya dışkı gelebilir.

Divertikül tanısı kolonoskopi veya tomografi ile konabilir. Divertikülitte ise tanı için en iyi yöntem tomografidir. Kolonoskopi atak geçiren bir hastada bağırsakta delinmeye yol açabileceği için özel durumlar dışında kullanılmaz. Hastanın atağı geçtikten 6-8 hafta sonra kanser olasılığını dışlamak için yapılır. 

Hafif atak geçirenler dışında, çoğu hastanın hastaneye yatırılarak diyetinin düzenlenmesi, serum ve antibiyotikler ile tedavi edilmesi ve apse, delinme gibi olası komplikasyonlar açısından yakından izlenmesi daha uygundur. Komplikasyon gelişmeyen ve şikayetleri gerileyen hastalar 48-72 saat içerisinde tedavilerine evde devam etmek üzere taburcu edilebilir. Apse gelişen hastalarda, apse radyolojik yöntemlerle boşaltılarak hastalar ameliyat yapılmaksızın tedavi edilebilir.

Hastaneye yatırılmadan tedavi edilebilen hastaların büyük kısmı bir daha atak geçirmez. Divertikül atağı geçiren hastaların bir kısmında ise atak atlatıldıktan yaklaşık 8 hafta sonra ameliyat gerekebilir. Genç yaşta atak geçirenler, immunsuprese hastalar ve sık tekrarlayan divertikülit atağı geçirenler ameliyat gereksinimi açısından değerlendirilmelidir. Bu durumda yapılan ameliyatta kalın bağırsağın hastalıklı bölümü çıkarılarak aynı seansta birleştirilir. Acil ameliyatların tersine bu ameliyatta bağırsağı dışarı almak (ostomi) gerekmez. Divertikülit uygun şekilde tedavi edilmezse bağırsak delinmesine, karın zarı iltihabına, apse gelişimine, bağırsak tıkanmasına ve diğer organlara fistül oluşumuna neden olabilir.

Divertikül ameliyatları hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için cerrahi tedaviler bölümündeki "Kalın Bağırsak ve Rektum Cerrahisi" başlıklı yazıya göz atabilirsiniz.