Obezite önemli bir sağlık sorunudur. Obezite birçok ciddi hastalığa zemin hazırlayabildiği gibi, mevcut bazı hastalıkların da kötüleşmesine yol açabilir. Obezite tedavisi zamanlı yapıldığında bireylerin yaşam kalitesine ve süresine önemli katkı sağlar.
Cerrahi tedavi ciddi obezite hastalarının tedavisinde kanıtlanmış en etkili olan tedavi yöntemlerindendir. Obezitenin cerrahi dışı tedavisinde kalori alımının kısıtlanması ve yeterli egzersizle enerji tüketiminin artırılması hedeflenmektedir. Obez hastalar diyet ve egzersizle kilo vermeyi başarsa da, normal kiloyu uzun dönemde korumak için gereken çabayı bu hastaların sadece %3’ü başarabilmektedir. Cerrahi planlanan hastadan ameliyat öncesi diyet ve egzersiz yapması istenir. Bunun iki sebebi vardır. Birincisi en güvenli şekilde kilo vermeyi başaran kişilere ameliyatsız tedavi olma şansı tanımak, ikincisi şiddetli obez hastaları ameliyat öncesi daha güvenli kilo sınırlarına çekmek ve ameliyat sonrası dönemde yeme alışkanlıklarındaki değişikliklere adapte olmasını sağlamaktır. Diyet, egzersiz ve davranış değişiklikleri obezite tedavisinin ilk basamağını oluşturur. Obezite cerrahisinde hedefe ulaşmayı sağlayan iki mekanizma mevcuttur. Bunlar ilk olarak mide hacmini küçülterek besin alımını azaltmak ve alınan besinlerin emilimini kısıtlayarak kalori alımını azaltmaktır. Bunlardan ilkine örnek tüp mide, ikincisine minigastrik bypass ameliyatıdır. Bu ameliyatlar açık, laparoskopik ve robotik tekniklerle yapılabilir. Fakat günümüzde açık ameliyat teknik zorluk ve hastanın iyileşme sürecini uzattığı için sık tercih edilmemektedir. Çok şiddetli obez hastalarda dahi bu ameliyatlar kapalı yöntemlerle, özel adetlerle güvenli bir şekilde yapılabilir.
Vücut-kütle indeksinin 40 kg/m2 ve üzeri olması, vücüt-kütle indeksinin 35-40 kg/m2 arası olması ve beraberinde obzeziteye bağlı yandaş hastalığının olması (şeker, tansiyon, kolesterol) ve bunlara ek olarak diyette başarısız olunması gibi durumlarda cerrahi tedavi gerekçesi doğar.
Anestezi değerlendirmesinde uyutulmak için yüksek riskli saptanan hastalara ameliyat önerilmez. Ayırca, hasta ameliyat sonrası yaşam tarzı değişikliğinde isteksiz ve yetersiz bulunursa, ilaç ve alkol bağımlılığı varsa, psikiyatrik hastalığı mevcutsa, kendi işlerini kendi yapacak güçte olmayan hastalara ameliyat önerilmez.
Ameliyat öncesi bütün hastalar hormonal ve psikiyatrik değerlendirmeden geçer. Sonrasında diyetisyen ve bir sindirim sistemi hastalıkları uzmanı hastayı değerlendirir. Ameliyat için uygun hastalar anestezi değerlendirmesine alınır. Yüksek tansiyon veya kalp hastalığı olanlardan kardiyoloji görüşü, akciğer hastalığı olanlardan göğüs hastalıkları muayenesi istenir. Ameliyat öncesi hastalardan diyet yapması, sigara kullanımı varsa sigaranın bırakılması, kan şekerlerinin, kan basıncının düzeltilmesi istenir. Ameliyat öncesi endoskopi ve ultrasonografi tetkikleri istenir. Safra kesesinde taş olan hastalarda, ameliyatta safra kesesinin alınması hastalara önerilir.
Tüp mide ameliyatında adından anlaşıldığı üzere midenin büyük kısmı çıkarılarak geride kalan mide tüp şeklinde bırakılır. Gastrik bypass’da ise mide çıkarılmadan, midenin son kısmı ve devamında ince bağırsağın yaklaşık 1 metrelik devam eden kısmı besin alımı dışında bırakılarak mide ile ince bağırsak arasında yeni yol oluşturulur.
Obezite ve metabolik hastalıklar için yapılan ameliyatlar hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için cerrahi tedaviler bölümündeki "Obezite ve Metabolik Cerrahi" başlıklı yazıya göz atabilirsiniz.
Ameliyat sonrası hastalarda damarda pıhtı oluşarak pıhtının akciğer ve başka organlara atması, akciğerlerde kapanma, akciğer enfeksiyonu, yara yerlerinde enfeksiyon riski oluşabilir. Bunlar gerekli önlemlerle büyük oranda önlenir. En önemli risk dikişlerin açılması, mideden kaçak oluşmasıdır. Bu risk hastaların ortalama %7’sinde mevcuttur. Sigara kullanımı, hastanın yandaş ek hastalıkları olması bu riski artıran durumlardır.
Ameliyat sonrası 10. gün hastalara püre tarzı yiyecekler başlanır. Hasta ameliyat sonrası diyetisyen kontrolünde ortalama 20 gün sonra normal beslenmeye geçer.
Bu ameliyatlardan sonra uzun vadede en sık karşılaşılan sorun yeniden kilo alımının başlamasıdır. Obezite ameliyatı sonrasıda ilk 6 ayda hızlı olmak üzere 18 ay boyunca kilo kaybı devam eder. Sonrasında kilo kaybı yavaşlar, 24 ila 60 ay arasında yaklaşık %10’luk bir kilo alımı olabilir. Mide zorlanarak genişlemediği sürece kişinin tekrar eski kilolarına dönmesi beklenen bir durum değildir.